19 Haziran 2012 Salı

Kişiselleşen Dünya

    Bundan 15 yıl öncesine gidersek kişisel bilgisayarlar sadece ekonomik gücü iyi olanlarda ve iş icabı gerekliliği olanlarda bulunuyordu. Şu an her evde bir bilgisayar var. Bu çok iyi... Artık aştık bunları tablet pcler gündemimizde ve hatta cep telefonlarımıza da işletim sistemleri hükmünde bir çok kişisel işlerimizi yaptırabiliyoruz. 

                                                        

     Araştırmalarımızda tablet pcler ve mobil cihazların pazarda kişisel bilgisayarlara göre daha fazla yer tuttuğu sonucuna vardık. Şu an dünya genelinde tabletler, kişisel bilgisayarların yaklaşık 3 katı kadar daha fazla satılıyor. Teknoloji pazarında yerini almış dev firmalar artık kişisel bilgisayarları bir kenara bırakıp aç olan pazarın tablet ve mobil cihaz ihtiyaçlarını doyurmaya çalışıyor. Elbette her firma her şeyden önce kendi geleceğini düşünüp çağın şirketi olma çabasındadır. Bu konuda haklı olabilirler ancak bizler kullanıcı bazında olduğumuz için bu hususlarda biraz daha dikkatli davranmalıyız. Dikkatli davranmak derken şunu unutmayalım ki dünya kapitalist rejimlerle yönetiliyor. Bu düzeni  size şöyle bir örnele açıklamak istiyorum .Bir "A" firması karşınıza geçip erikleri tuzlayıp şapırdatarak yemekle meşgul ve erik hastaları başta olmak üzere sizler de bu durum karşısında öncel istek olarak ilk fikriniz erik satın almak oluyor. Bunun karşısında kapitalist firmalar sizlere ulaşımın zor olduğu, manavlardan marketlerden ve pazardan uzak bir yerde bunu yapıyor. Hemen karşınıza bir erik standı kuruyor ve kg fiyatı 4TL... Siz gidip pazardan veya marketten almak isteseniz 2.5TL'ye alabilirsiniz ancak durumlar öyle değil işte, oraya gitmek için 1.5TL ulaşıma minübüs parası vereceksiniz ve bir de yorulma cabası olacak siz gidene kadar hevesiniz bile kaçacak. Ve aynı hesaba geldiğini düşüneceksiniz... O yüzden 4TL'lik eriklere akın edeceksiniz. Sizin cebinizden çıkacak para aynı olurken başka insanlar sizin zaafınızdan yararlanıp milyonlara konacak... Ya da evinizin önündeki bahçede ağacın gölgesinde oturuken bir takım insanlar gelecek ve diyecekki :"Sana sadece X liraya çok güzel bir çardak yapacağım.." der.  Ancak bunun için gölgesinde oturduğunuz ağaca ihtiyacı vardır çünkü o ağaçla çardak birlikte o bahçeye sığmayacak ve aynı zamanda ağacı sökerek yerden de kazanç sağlayacağınzı söyleyecek... Siz de ucuz bulup kabul edeceksiniz. Ağacı kesip götürecekler ve yontulup size çardak olarak bahçenize servis edilecek... Sizin buradaki kazancınız çok güzel ve görkemli bir çardak... Ancak o insanların kazancını düşünün bir de...
Bilgisayar dünyası da işte bunun gibi oldu artık. Önce sizlere bir giriş sunulur ardından hayatınızı satın alırlar. Ancak bunlara müsade edip etmemek sizin elinizdedir. Özellikle vurgulamak isterim ki günümüz gençleri ve çocuklarının ciddi bir meşgale meselesi haline gelen bilişim dünyasının yeni teknolojik cihazları bazen duruma göre tehlike olabilir. Ciddiyetini belirtmek istediğim durum bilinçli bir bilgisayar kullanıcısı olup, sizlere bu cihazların faydalı olabilecek taraflarını değerlendirmenizdir. "Bizim zamanımızda bilgisayarlar yoktu atariler vardı biz onlarla meşgul olurduk şimdiki çocuklar bilgisayar kurdu olmuş..." cümlesini bir çok yetişkinden duymuşuzdur ancak lütfen sizler yetişkinler olarak bunlara tav olmayınız. Çünkü günümüz çocuklarının büyük bir çoğunluğu bilgisayarların kendilerine faydalı olacak taraflarıyla ilgilenmiyor. Artık olayı o kadar aştılar ki tablet bilgisayarların piyasasını çok iyi takip ederek en güncel oyunları ve cezbedici uygulamaları buluyorlar ve doğal olarak sosyal dünyadan uzak, monotonlaşan ve tamamiyle sanal ortamda yaşayan bir nesille karşılaşıyoruz... Bilinçli insanlar olarak kişiselleşen dünyanın teknolojik nimetlerinden faydalanmayı daha doğru bulan bir nesil yetiştirmek için, aynı zamanda sadece kendilerine değil insanoğluna da faydalı bireyler olabilmek için ve en önemli noktalardan birisi olan üzerine basa basa belirtmek istediğim durumlardan birisi de kişiselleşen dünyada tüketici olmaktan çok üretken bir millet olmayı ve bu bağlamda gençlerimizi bilinçlendirmeyi kendimize görev bilmemiz gerekir.

Mansur İŞÇEL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder